8 Ocak 2011 Cumartesi

erasmus - - deliliğe övgü


Âlem benim hakkımda ne derse desin, en deliler arasında bile DELİLİĞİN kötü bir ünü olduğunu bilmez değilim, buna rağmen iddia ediyorum, ilahi gücüyle hem Tanrıları hem de insanları neşelendiren tek varlık benim, sadece ben. Bunun en büyük kanıtı, bir konuşma yapmak için şu insan kaynayan kalabalığa adımımı attığım anda, aniden herkesin yüzünün tuhaf ve alışılmadık bir sevinçle ışıldaması, çatık kaşların birdenbire çözülmesi ve neşeli, içten kahkahalarla alkışlanmam; gerçekten etrafımı saran sizlere şöyle bir göz ettığımda Homeros'un nectarla ve biraz da nepenthesle sarhoş olan Tanrılarını görür gibi olurum, oysa az önce hepiniz sanki Trophonius'un mağarasından yeni çıkmış gibi kederliydiniz ve dalgın dalgın oturuyordunuz (s. 41 / Çve.: Çiğdem Dürüşken / Kabalcı-2009).

Erasmus bu kitabı dostu Thomas More'u eğlendirmek için bir yolculuk sırasında yazmış, hem de bir haftada :)

Hiç yorum yok: