8 Ocak 2011 Cumartesi

lautreamont / maldoror'un şarkıları


Tanrı'dan dilerim ki, yüreklenen ve okuduğu kitap gibi geçici olarak canavarlaşan okur, bu kasvetli ve zehirli sayfaların ıssız bataklıklarında sarp ve yabanıl yolunu şaşırmadan bulur; çünkü kesin bir mantık ve en azından kuşkusuna denk bir ruhsal gerilimle başlamazsa okumasına, bu kitabın saçtığı kokular tıpkı şekerin suyu içmesi gibi emecektir ruhunu. Bundan sonraki sayfaları her önüne gelenin okuması hiç de hayırlı olmaz; ancak pek az insan tadına varabilir, başını belaya sokmadan, bu acı meyvenin (s. 33). 

kitap böyle başlıyor, esas duruşa geçiriyor önce. sonra;

İmgelerin yarattığı ya da kendi sahip oldukları, soylu duygular sayesinde insanların övgülerini kazanmak için yazar kimileri. Ben, kan dökücülüğün tadını betimlemek için kullanıyorum dehâmı! Gelip geçici, yapay zevkler için değil; ama insanla başlamış, insanla sona erecek olanlar için (s. 35).

sonra sonra sonra.. okumaya devam ettim ve fakat bir cocuk yürümeyi öğrenirken nasıl yerlerde süründüyse, emekleyene, yürüyene kadar devam ettim. sonunda yürümekten yorulmuştum. oturacak bir yer buldum..

Hiç yorum yok: